Bu tarif bana çocukluğumda bir yaz tatilini geçirdiğim Cemile yengemlerin oturduğu Yeniköy'ü hatırlattı. Cemile yengem annemi kızı gibi sevdiği için ona anneanne derdik. Şimdi oralar nasıldır bilmem, değişmiştir muhakkak. Boğazın kıyısında çok sevimli, kıvrımlı dar sokakları olan bir mahallede birbirine bitişik yapılmış ahşap binalardan birinde ikisi de evli olan oğullarıyla birlikte yaşıyorlardı. Evleri boğaza yakındı, yürüyerek plaja gidilirdi. Tam bir mahalle kültürünün yaşandığı Yeniköy'de yengemin ermeni komşuları da vardı. Hatta birlikte ara sokakların birindeki kiliseyi de ziyarete gitmiştik. Küçük kilisenin ihtişamlı iç dekorasyonunu hayranlıkla incelemiştim. Ne güzel yıllardı. Bu tatlıyı da ermeniler noel zamanı yapar komşularına dağıtırlarmış.
Tarif Refika Birgül'ün Bulgurun Halleri adlı yemek kitabından. Tarifteki su miktarı 4 su bardağı kadardı, ama ben bulgur yerine pirinç kullandığımdan olsa gerek suyu az geldi, bir bardak daha ekledim.Tatlı geleneksel olarak buğday ile pişiriliyor.
4 kaselik
5 su bardağı su
1/2 su bardağı pirinç (veya pilavlık bulgur)
1 fiske tuz
1/2 su bardağı şeker
1 kahve kaşığı nişasta
1/2 su bardağı kuru üzüm (çekirdeksiz)
5-6 adet kuru kayısı
1-2 yemek kaşığı ceviz içi
bir miktar öğütülmüş tarçın
Suyu kaynamaya getirip tuz ve pirinci ekleyin, yumuşayana kadar haşlayın. Nisasta 2-3 yemek kaşığı suda eritip karıştırarak ekleyin. İnce kıyılmış kayısı ve üzümleri ekleyip 2 dakika kadar birlikte pişirin. Şekeri ekleyip altını kapayın. Tatlıyı kaselere paylaştırın. Ceviz içini bir tavada veya sıcak fırında kısa bir süre kavurup tarçin serpilmiş tatlının üzerine paylaştırın. Soğuyunca servis edin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız yemeklerimin tuzu biberi...